ŞIK VE DOYURUCU BİR MENÜ TAVSİYESİ

Steak House türü yerlerde o kocaman et parçalarını nasıl pişiriyorlar ve eti nasıl o derece yumuşacık ve leziz hale getiriyorlar diye hep merak etmişimdir.. Uzunca bir süreden sonra merak etmekten vazgeçip evimde denemeye karar verdim J Yalnız baştan söylemeliyim ki kolayca bu işin üstesinden gelmek istiyorsanız bir döküm tava edinmeniz gerekli. Döküm tavanın özelliği yüksek derece ısıya dayanıklılığı, çabuk ısınması, ısıyı iletmesi ve ısıyı uzun süre muhafaza etmesi.. Tüm bunlar ise etin mühürlenmesi için gerekli. Mühürleme kelimesi hayatıma gireli çok olmuyor ama uyguladıkça ne demek olduğunu daha iyi anlıyorsunuz. Etin içindeki asıl lezzeti olan sıvısını etin içine hapsetme olayıdır aslında mühürleme.. Eti mühürlemek için yüksek derecede bir ısıya ihtiyacımız var ve ne zaman ki eti tavamıza attığımızda yüksek bir cıııızzzz sesi duyuyorsak o zaman doğru yoldayız demektir. Bu arada etin her bir yüzeyini mühürlemeliyiz ki etin sıvısı diğer taraftan dışarı çıkıp da eti kurutmasın.  

Bu et yemeğinin püf noktalarından biri de marine etmekten geçiyor bence. Ete lezzet katan bir olaydır marinasyon. Benim uyguladığım marine yönteminde, kasaptan aldığım büyük parça bonfileyi taze biberiye, taze fesleğen, taze kekik, bir miktar hardal, bir miktar zeytinyağı, şarap ve tuzdan oluşan bir karışımda 4-5 saat beklettim. Ardından buzdolabından çıkararak oda sıcaklığına gelmesini bekledim. Elimi üzerine getirdiğimde üç saniyeden fazla tutamayacak hale geldiğimde tavaya marine ettiğim bonfileyi koydum ve o sihirli sesi duydum J Etimiz büyük bir parça olduğundan altı kenarı varmış gibi düşünerek her bir kenarını ikişer dakika dökme tavada mühürledim. Sonra, parça halde sunum yapmak istediğim için büyük eti yaklaşık üçer santimetrelik dilimlere ayırdım ve ortaya çıkan yeni yüzeylerini de tavada mühürleyerek et yemeğimi hazırladım. Tabii sunum yaparken üzerine bir parça tereyağı koymayı da unutmadım.

Aslında, bu yemeğimde rol çalan bir unsur vardı, o da etin yanında garnitür olarak hazırladığım patates. Bunun için patatesleri biraz haşladım ve ardından soyup yuvarlak dilimler halinde kestim. Bir paket krema, taze biberiye, taze kekik, karabiber, kırmızı biber ve tuzdan oluşan bir karışım hazırladım. Patates dilimlerimi bu karışıma buladım ve ardından bir borcama dizdim. Üstüne de bu sosu boca ettim J Ardından, yarım su bardağı sütü üzerinde gezdirdim ve fırına verdim. Piştikten sonra da üzerinde kaşar peyniri rendeledim. Doğrusu yerken beni en çok mest eden kısmı içindeki biberiye vurgusu oldu çünkü bu koku beni sanki Ege’ye götürdü…

 

Yemeğimiz hazır, gördüğünüz gibi kolay, doyurucu ve şık bir menü, tavsiye ederim.

 Yemeği bitirdik ve parmaklarımızı yedik diyebilirim J

Afiyet olsun,

A.